Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM), hayatını kaybeden ünlü siyasetçi ve yazar Sırrı Süreyya Önder için bir anma etkinliği düzenlendi. Bu anlamlı etkinlik, onun hayatına ve siyasi kariyerine dair anıların canlandığı duygusal anlarla doluydu. Sırrı Süreyya Önder, sadece bir politikacı olarak değil, aynı zamanda bir sosyal adalet savunucusu ve sanatçı kimliğiyle de hatırlanıyor. Anma merasimi, TBMM'deki dostları, meslektaşları ve sevenleri tarafından yoğun katılımla gerçekleştirildi. Kısa sürede sosyal medyada da geniş yankı buldu, farklı kesimlerden pek çok insan onun anısına saygı duruşunda bulunmak için etkinliğe katıldığını gösterdi.
Sırrı Süreyya Önder, 1964 yılında İstanbul’da dünyaya geldi. Eğitim hayatına İstanbul Üniversitesi'nde başlamış ve ardından sinema alanında kendini geliştirmiştir. Hem sinema hem de siyasi alanda farklı projelere imza atmış, toplumsal olayları eserlerine yansıtarak pek çok kişinin hayatına dokunmuştur. 2011 genel seçimlerinde Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde milletvekili olarak görev aldı ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) gibi farklı siyasi partilerin çatısı altında önemli çalışmalara imza attı. Anma etkinliğinde, bu çalışmalarına ve topluma kattıklarına vurgu yapılarak, onun düşünce yapısı ve vizyoner bakış açısı bir kez daha hatırlandı. Önder’in "Siyaset, sadece iktidar mücadelesi değil, gelecek nesillerin daha iyi bir dünyada yaşaması için bir mücadele alanıdır" sözü, katılımcılara onun siyaset anlayışını ve toplum için ne kadar değerli bir isim olduğunu yeniden düşündürttü.
Anma etkinliği, çeşitli konuşmalar ve katılımcıların bireysel anıları ile şekillendi. Meclis’teki konuşmalar kapsamında, arkadaşları ve meslektaşları Sırrı Süreyya Önder ile geçirdikleri zamanları paylaştı, onun insanlara olan ilgisini ve topluma karşı duyduğu sorumluluğu dile getirdi. Bir katılımcı, "Sırrı, kibirden uzak, samimi bir insandı. Herhangi bir siyasi ayrım yapmaksızın herkesle iletişim kurabilirdi," diyerek onun karakterine dair derin bir özlem ifade etti. Katılımcılar, hem hayatı hem de siyasetiyle ilgili paylaştıkları anılarla Sırrı Süreyya’yı bir kez daha yaşattılar. Ayrıca etkinliğe katılan siyasi liderler, Önder'in çalışmalarını ve düşüncelerini daha ileri taşımak için kalanların üzerine düşen sorumluluğa değindiler. Etkinliğin sonlarına doğru gerçekleştirilen müzik dinletisi ise, bir yandan yüreklere dokunurken diğer yandan Önder'in sanata olan tutkusunu hatırlattı. Bu anma, sadece Sırrı Süreyya Önder'in mirasını yaşatmakla kalmadı, aynı zamanda yeni nesillere de ilham kaynağı olmayı sürdürecek bir etkinlik haline geldi.
Sonuç olarak, TBMM'deki anma etkinliği, toplumsal belleğe yerleşen Sırrı Süreyya Önder'in hatırasını yaşatmanın ötesinde, siyasetin özündeki insani değerlerin ne denli önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Sadece Türkiye'nin değil, dünya çapında dahi benzer düşünceleri taşıyan kişilere örnek teşkil eden bir hayatı olan Önder, bugün hala pek çok insana ilham veriyor. Katılımcıların sözleriyle onun adı tekrar anılarak, politik alanın yalnızca bir güç mücadelesi değil, aynı zamanda bir insanlık mücadelesi olduğu hatırlatıldı. Sırrı Süreyya Önder, yaşamı boyunca toplumsal adaletin peşinden koşarken geride yalnızca bir birey değil, insanlığa dair olumlu etkiler bırakmış bir miras bıraktı.